Kör ile kötürümün ortaklığı

Hikayeyi Sibel Eraslan'ın Siret-i Meryem'inde okudum. Çok hoşuma gitti. Hikaye Hz. İsa'nın çocukken Mısır'a kaçtıkları vakit himayelerinde bulundukları kuyumcunun başından geçiyor. Okumayanlar için anlatayım.

Kuyumcu Hz. Meryem ve oğluna kol kanat gerip evini açan hayırsever bir insan. Birgün içinde altınları sakladığı sandık kaybolur. Ne yaparlarsa sandığı kimin çaldığını bulamazlar. En ufak bir delil yoktur sandığı kimin çaldığına dair. Hz. İsa'nın ise gizli şeylerin yerini bilme konusunda meşhur olmuştur. Annesi de yasaklar Hz. İsa'ya söylemesini. Çünkü başına bir şey gelmesinden korkar. İyiliklerini gördüğü kuyumcunun sandığının bulunması için İsa'ya izin verir.

İsa kuyumcuya tüm adamlarını toplamasını ister. Hepsiyle teker teker görüşür ama geriye iki kişi kalmıştır. Biri kör, diğeri kötürüm olan bu iki kişiden kimse şüphelenmez doğal olarak.

Hz. İsa kör ile kötürümün önüne gelir ve kör olandan kötürümü kaldırmasını ister. Benim gücüm arkadaşımı kaldırmaya yetmez, deyince İsa, dün nasıl kaldırdıysan şimdi de öyle kaldır, der. Bu cevabı duyan kör ile kötürüm titremeye başlar. Çünkü kör olan kötürümü omuzlarına almış, kötürüm olan da ağılın üst penceresinin yanındaki sandığa ulaşmıştı. Körün kas gücü, kötürümün görme gücüyle birbirini tamamlamış ve suçu beraberce işlemişlerdi.

Tevbe edip ağlamaya başlarlar ve sandığı sahibine teslim ederler.

Peki biz ne anladık bu hikayeden? Ben anladığımı anlatmaya çalışayım.

Körlük ve kötürümlük mecazi olarak birer rahatsızlık. Gerçekleri ve hakikatleri görmeyen, hakkı bilmeyen kişiler kördür. Gördüklerini sandıkları şeyler de birer hayalden ve gölgeden ibarettir, kaybolur. Kötürüm ise hak yolunda yürüyecek güç ve mecal bulmayanlardır.

Nefsine zebun olan, hakikati görmekten ve eylemekten aciz insanlar yaptıklarını ettiklerini hiçkimsenin görmeyeceğini, bilmeyeceğini sanır. Ama ilm-i ledün sahipleri yapılanları, edilenleri kalp gözüyle, basiretleriyle, irfanlarıyla bilir ve anlarlar. Onlardan bir şey saklanmaz.

Bir de dernek, vakıf, hayır kurumu, cemaat gibi sivil toplum örgütlerine girip zahirde hayır için batında ise şöhret, para ve mevki için çalışan ruhu kör ve kötürüm olanlar var. Bu tür kör ve kötürümleri onlarla iş yapmadan, kabahatlerini görmeden fark edemezsiniz, niyetlerini anlayamazsınız. Uzaktakiler ve dışarıdakiler ise bu ruhu ve idraki hakka, hakikata, hayra ve fazilete kör ve kötürümleri tanıyamaz, bilemez.

Ama her kap içindeki sızdırır. Bu tür kötülük sahipleri de ne kadar saklamaya çalışırlarsa çalışsınlar bir gün hakikat yağmurları yağdığında makyajları bozulur, gerçek yüzleri tüm çirkinlikleri ile ortaya çıkar. Yaptıkları da yanlarına kâr kalmaz. Bu dünyada kalsa, ahirette kalmaz.

Allah, gözlerimizi hakka karşı nursuz bırakmasın, dizlerimizi hakikat hakikat yolunda fersiz bırakmasın. Gönlü, gözü açık olanlardan eylesin. Amin.





Bu yazıyı, Facebook'ta paylaşayım...

Bu yazıyı, Twitter'da paylaşayım...

Bu yazıyı, LinkedIn'de paylaşayım...

Bölümler

Yazılarım

Yazılarımı okuyabileceğiniz sayfadır.

Kitaplarım

Kitaplarımı görebileceğiniz sayfadır.

Basında

Basındaki haberleri görebileceğiniz sayfadır...

Etkinlikler/Takvim

Tüm etkinlik, toplantı ve konuşmalarımın haberini takip edebileceğiniz sayfadır.

Videolar

Batı Avrupa'da Müslümanlar nasıl ortadan kaldırıldı?

Batı Avrupa ile ne kastedilir?
Etnik temizlik soykırım mıdır?
Etnik temizlik ve soykırım ne zaman başladı?
İslam ve Ortodoks dünyalarında böyle bir temizlik yaşanmamasının nedenleri
Etnik temizlik yapılmasının milliyetçilik ideolojinin ortaya çıkmasına katkısı
Bir Hristiyan mezhep olan Katarların suçu neydi?
Dinî bir kurum olan Kilise bu kadar çok siyasî ve askerî operasyon yapabilmeyi nasıl becerdi?
Gregorian reformlarının özelliği
İnsanlıktan çıkarmak nasıl bir ceza idi ve sonucu ne idi?
Sicilya’da da çok önemli bir İslam kültürü var. Bunun unutulmasının, ihmal edilmesinin nedeni nedir?
Batı Avrupa’da Kilise’nin Orta Çağ’da yaptıklarının günümüzde bir benzeri var mı?

Derviş olaydı taç ile hırka

Derviş kimdir?
Derviş nasıl yaşar?
Dervişler neden kendine has kıyafetler giyerler?
Derviş kisvesi: Arakıyye, Haydariye, tennure, hırka, tac
Dervişler sıradan insanların sözlerine neden farklı anlam yüklerler?
Derviş ıstılahı
Derviş inceliği

ismailgulec.net