Deniz Ali Baba Türbesi

Yolu yürüdükten sonra girişi bir insan büyüklüğünde ve yeşile boyanmış ahşap çitle çevrili ahşap bir yapı olan türbeye varıyoruz. Altının üçte biri açık, üçte ikisi kapalı bir çatısı var. Önünde çatının uzatılması ve çitlerle çevrilmiş bir sundurma var. Yenilenen yerler ve tavanda hâlâ eski ağaçları görebiliyoruz. Yenilenmiş olsa da aralardaki eski ahşaplar, kiriş olarak kullanılan kütükler ayrı bir hava katıyor.

Türbe kapalı olduğu için içeri giremedik, penceresinden görmeye çalıştık. İçeride örtüleri yenilenmiş dört sanduka var. En baştaki en büyüğü. Muhtemelen Deniz Baba’ya ait olan o olmalı. Diğerleri de ya çocukları veya halifeleri olmadıl. Sandukaların başlarında da şamdanlar konulmuş. Duvarlarda bir iki Hz. Ali ve imamların resimleri asılı. Türbenin içinde dört sanduka vardı. Kendisine sorduğumuz amcalar üç olarak hatırladılar ve dört olduğunu duyunca şaşırdılar. Oysa ben teker teker saydım.

Türbenin az ilerisinde bir mezar daha var. Bu mezar ömrünün son yirmi yılını türbeye hizmet ederek geçirmiş Hakkı Baba’ya ait. 1855-1982 yazıyor mezar taşında.

Köyde rastladığımız yaşlı bir amcanın anlatmasına göre Hakkı Baba siyah elbise giyermiş. İri yarı güçlü imiş. Köyün papazı ile tavla oynarlarmış ve tavlada da iyi imiş. Cepleri hep şekerle dolu imiş ve karşısına çocuklara şeker verirmiş. Köyde onu sevmeyen çocuk yokmuş. Türbenin yanında evi varmış ve orada yaşarmış. Bahçeye birçok meyve ağacı dikmiş. 1950’lerin sonunda Praslavçi köyünden Halil İbrahim Hoca ile birlikte Deniz Ali Baba tekkesi hakkında bir kitap yazmış. Kitabı göremedim, nerededir, ne zaman basıldı tam olarak bilmiyorum.

Deniz Ali Baba türbesi günlük ziyaret edilen bir yer değil. Hele köydeki Türk nüfus azalınca daha da azalmış ziyaretler. Buna rağmen çok bakımlı ve temiz. Burada büyük gün mayıs ayında yapılan panayır. Bulgaristan’ın dört bir yanından özellikle Aleviler otobüslerle gelip ziyaret ediyorlar, kurbanlar kesiyorlar ve dualar ediyorlarmış.

Ziyaretçileri eksik olmaz inşallah.





Bu yazıyı, Facebook'ta paylaşayım...

Bu yazıyı, Twitter'da paylaşayım...

Bu yazıyı, LinkedIn'de paylaşayım...

Bölümler

Yazılarım

Yazılarımı okuyabileceğiniz sayfadır.

Kitaplarım

Kitaplarımı görebileceğiniz sayfadır.

Basında

Basındaki haberleri görebileceğiniz sayfadır...

Etkinlikler/Takvim

Tüm etkinlik, toplantı ve konuşmalarımın haberini takip edebileceğiniz sayfadır.

Videolar

Bir Osmanlı Biyografı ve Alimi: Müstakimzade Sadeddin Efendi

Biyografik çalışmalarıyla meşhur birinin biyografisini çalışmak
Bir biyograf, resmi kaynaklar ile biyografi kitapları dışında ne tür kaynaklardan bilgi toplayabilir?
Yaşadığı asır bir insanı ne kadar etkileyebilir?
Mustakimzade’yi 18. Asır ne kadar ve hangi konularda etkilemiştir?
Nüsha tarihçiliği nedir?
Mustakimzade'nin dervişiği
Entelektüel müstensih kavramı
Mustakimzade'nin Eserleri
Biyografik eserler: Devhatü’l-Meşayih: Şeyhülislam biyografisi Tuhfe-i Hattatîn, Kürsü Şeyhleri, Hızır menkıbeleri, İmam-ı Azam menakıbı
Hazret-i Peygamber’in anne-babası ve ecdadı üzerine risaleler
Istılahatü’ş-Şi’riyye, şerh-i beytler,
Hüsn-i Hat, Musiki ilmi, Mantık
Kırmızı renkli elbise giymenin fıkhi durumu
Tercümeler, edebi şerhler, tasavvufi eserler
Tertip ettiği eserler: 40 hadisler, hikmetli sözler, atasözleri, peygamberlerin isimleri, Bedir ashabı, mecmualar, zeyiller, daha dar kapsamlı konularda yazılmış kısa yazılar, kimi sorulara cevaplar, silsileler, virdler, mektuplar, tezkireler, manzum eserler ve şiirler

Türk tarihi atlas olmadan yazılamaz, anlaşılamaz!

Atlas neden hazırlanır?
Atlas bir millet için ne ifade eder?
Atlas kullanmak bir tarihçi için neden önemlidir?
Atlası sadece tarihçiler mi kullanır?
Bir atlas nerelerde ve nasıl kullanılır?
Atlas olmadan Türk tarihi anlaşılır mı?
Atlasın Türk tarihi için önemi
Petroglif ve atlas ilişkisi
Türklerin ata vatanı
Türkiye’nin atlası sınırlarından çok daha büyük

ismailgulec.net