Ramazan âdetleri değişmez mi?

Ben "Nerede eski Ramazan'lar" diyenlerden değilim. Eskidendi, adı üzerinde. Her senenin Ramazan'ın ayrı ayrı değerli olduğunu düşünürüm. Kültür değiştikçe, malûm, âdetler de değişiyor. Ama bu, eski Ramazan'ları merak etmemize ve bugüne taşınacak olanları aramamıza da mâni değil. Bilebildiğim ve bulabildiğim kadarı ile eski ramazan âdetlerini yazayım. Hangisinin bugün olacağına, hangisinin olmayacağına siz karar verin.

Sarayda olanlar

Huzur dersleri: 1759'dan, 1924'te hilâfetin kaldırılmasına kadar, sadece Ramazan ayında padişahın huzurunda, devrin meşhur âlimleri tarafından verilen tefsir dersleri.

Hırka-ı Saadet alayı: Saray'da Mukaddes Emânetler Dairesi'nde muhafaza edilen Hırka-ı Saadet'in sultan ve Hırka-ı Şerif Camii'nde saklanılan Hırka-ı Şerif'in halk tarafından ziyaret edilmesi.

Baklava alayı: Ramazan'ın on beşinci gününde, Hırka-i Saâdet ziyaretinden sonra, sarayda hazırlanan baklavaların, tepsilerle düzenli bir yürüyüşle yani halkın seyrettiği alayla, Yeniçeri Ocağı'na götürülüp her on nefere bir tepsi olacak şekilde dağıtılırdı. Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılması ile sona erer.

Hilâl ile ilgili olanlar

Hilâli görmeye çıkmak: Ramazan'ın başladığından emin olmak için hilâli görmek üzere şehrin yüksek bir tepesine çıkmak, Ramazan'ın geldiğini tespit etmek.

Ramazan topu: Sesi, şehrin her tarafından duyulacak bir yere konuşlandırılıp iftarın girdiğini, sahurun bittiğini hatırlatmak için atılan top.

Hilâl davulu: Hilâlin görünmesi ile birlikte Şeyhülislam kapısında, İstanbul kadısının önünde iki şahidin görmesiyle Ramazan'ın başladığı anlaşılınca davullarla şehre Ramazan'ın başladığı ilân edilirdi.

Ramazan davulcusu: Sahura kaldırmak üzere sokak aralarında davul çalıp mâni söyleyerek dolaşan sokak sanatçısı:

İbâdetler

Mukâbele: Bir başkasının Kur'ân-ı Kerîm'i okuyuşunu takip etmek ve bu suretle hatim indirme anlamında kıraat terimi.

Tekne orucu: Çocukları oruca alıştırmak üzere tutturulan ve sadece öğünlerde yemek yemelerine izin verilen çocuk orucu.

Topluma dair olanlar

Zimem defterleri: Fukaranın mahalle bakkalına olan borçlarını kapatmak.

Komşularla yemek paylaşmak: İftar için hazırlanan yemekleri komşularla paylaşmak.

Diş kirası: Özellikle paşa konaklarında veya zengin evlerinde verilen iftarlara gelenlere, geldikleri için teşekkür babında verilen küçük hediye.

Cerre çıkmak/Ramazan'lık hocalar: Eskiden medrese talebelerinin üç ayda dinî hizmetlerde bulunmak ve halkı aydınlatmak için kasaba ve köylere gitmesini ifade eden bir tâbir.

Sadaka taşları: İhtiyacı olanlara incitmeden yardım etmek için muhtelif yere bırakılan, içine para konulacak kadar oyuk taşlar. Böylece para bırakan ve alan bilinmezdi.

Ramazan şiirleri

Ramazan mânileri: Ramazan ve orucu konu edinen veya içinde geçen mâniler. Genellikle davulcular ve bekçiler tarafından söylenir.

Ramazaniyeler: Ramazan ile ilgili yazılan şiirlere verilen genel isim.

Tenbihnâmeler: Ramazan'da uyulması gereken kuralları hatırlatan sohbet ve va'zlar, umûmî yerlerde edep ve hayâ kurallarına uygun davranılması, cemaatle ibâdetin teşviki, içkinin ve meyhane meclislerinin Müslümanlara yasaklanması, oruç tutmayanlar ve mazeretli olarak orucu bozanların çarşıda herkesin görebileceği şekilde yeme ve içme yasaklanmıştı.

Hangileri uygulanabilir?

Huzur dersleri: Bu dersler artık televizyonlarda ve internet ortamında yapılıyor, devam ediyor. Yöneticilerimizin de vakit ayırıp yapmasında bir mâni yok.

Hırka-ı Saadet alayı: Bu âdet de devam ediyor. Bu sene belki topluca yapılamayacak ama geçici durum. İnşallah seneye yine eskisi gibi ziyaret edilir.

Baklava alayı: Her sene topluma en çok katkıda bulunan meslek kuruluşlarına verilebilir. Şehirden şehre değişebilir. Bu sene kendilerine çok şey borçlu olduğumuz sağlık çalışanlarına gönderilebilir.

Hilâl ile ilgili olanlar: Oruca başlama zamanını tespit için hilâli gözlemlemeye gerek yok artık. Dolayısıyla bir anlamı kalmadı.

Ramazan topu: İhtiyaç olmaktan çıkmakla birlikte simgesel olarak atmaya devam ediliyor.

Ramazan davulcusu: Günümüzde maalesef ihtiyaç kalmadı.

İbâdetler

Mukâbele: Eskiden evlerde ve camilerde yapılırdı. Şimdi iletişim araçları ile her an ve her yerde.

Tekne orucu: Çocukların oruca başlaması açısından çok önemli. Devam etmeli.

Topluma dair olanlar

Zimem defterleri: Fakirlerimiz her zaman var. O yüzden devam ediyor, edecek.

Komşularla yemek paylaşmak: Ramazan'ların olmazsa olmazlarındandır.

Diş kirası: Bu da hem çok şık ve düşünceli âdetlerimizden. Eskiden para verirlerdi, şimdi misafirin durumuna göre muhtelif hediyeler verilebilir.

Cerre çıkmak/Ramazan'lık hocalar: Hocalar, eskiden köylere gidiyordu, şimdi büyük apartmanlara ve sitelere gidiyor.

Sadaka taşları: Bunu uygulamak kolay değil ama bir şekilde darda olanlara yardım etmenin yolu bulunmalı.

Ramazan şiirleri

Ramazan mânileri: Maalesef bu da artık kalmadı.

Ramazaniyeler: Ramazan ile ilgili yazılan şiirlere verilen genel isim olduğundan, hâlen devam ediyor. Bir örnek verelim:

Ah Ramazan günlerinde gördüğüm sevgi
Büyük bir huzurla başlayan sabah
Sonra durup durup tekrarladığım
Çocuksu çocuksu Bismillah.

(Yavuz Bülent Bakiler)

Tenbihnâmeler: Artık kitaplarla değil televizyonlarda hocalarımız tarafından gerekli uyarılar yapılıyor.

Ramazan deyince, üç önemli etkinlik var. İlki yardımlaşma, ikincisi ibâdet, üçüncüsü de eğlence. İbâdet değişmez. Yardımlaşma usûlleri değişir ama ortadan kalkmaz. Eğlence ise devirden devire değişir.

Ramazan'lar ancak bunlar olduğu zaman Ramazan olur.




Bu yazıyı, Facebook'ta paylaşayım...

Bu yazıyı, Twitter'da paylaşayım...

Bu yazıyı, LinkedIn'de paylaşayım...

Bölümler

Yazılarım

Yazılarımı okuyabileceğiniz sayfadır.

Kitaplarım

Kitaplarımı görebileceğiniz sayfadır.

Basında

Basındaki haberleri görebileceğiniz sayfadır...

Etkinlikler/Takvim

Tüm etkinlik, toplantı ve konuşmalarımın haberini takip edebileceğiniz sayfadır.

Videolar

Seyahat etmek için çok paraya ihtiyaç yok

Bir seyahete nasıl hazırlanılır?
Bir seyahatte en çok nelere dikkat edilir?
Saraybosna’da en etkileyici şey
Mostar, Travnik, Srebrenitsa ne anlam ifade eder?
Fas’ta en etkileyici şey
Mısır’da görülesi yerler
Özbekistan’da görülesi yerler
Tunus’ta görülesi yerler
Suriye’de görülesi yerler
Tanzanya’da görülesi yerler
Karadağ’da görülesi yerler
Makedonya’da görülesi yerler

Orhan Camileri ve Özellikleri

Neden Orhan Camileri? Osman veya Beyazıt, Murat vs değil?
Orhan camilerini nerelerde görüyoruz?
Bu camilerin kaç aded olduğunu konusunda elimizde bilgi var mı? Kaçı günümüze ulaştı?
Orhan camilerinin müşterek özelliği nedir?
Orhan dönemine mahsus başka nelerden bahsedilebilir?
Bu camileri yapan ustalar Türk müydü?
Bu camiler daha sonra yapılacak Süleymaniye cami formuna giden cami mimarisi içindeki etkisi oldu mu?
Orhan camileri arasında kiliseden çevrilen var mıydı?
Çandı adı verilen sistem nedir?
Orhan camilerinin resterasyonu konusunda problemler yaşandı mı?
Orhan cami ile Cuma cami arasındaki ilişki verir?
Orhan camilerinin büyüklükleri arasında ciddi fark var mı?
Yıkılıp yeniden yapılanlar var mı?
Bugün köy camileri mimarisi için örnek olabilir mi?
Orhan camilerinin Cuma namazı kılınması dışında bir işlevi daha var mıydı?

ismailgulec.net