Bir kere kafaya koyduktan sonra

Hayvan masallarını okur musunuz? Ben okurum. Okurken de eskilerin neden hayvan masallarını okuduklarını daha iyi anlarım.

Kelile ve Dimne ve Ezop'la başlayan hayvan masalları aslında eğitim için yazılmış eserler, bir nevi ders kitabı. İnsanlara, her birinin bir karakteri temsil ettiği hayvanların hikâyeleri üzerinden hayatı, toplumu ve insanı öğretmeyi amaçlayan metinler. Ne demek istediğimi bir örnek üzerinden anlatmaya çalışayım.

Malum geçen ay Türkiye güvenliğini sağlamak için Barış Pınarı ismini verdiği harekât düzenledi. "Vay sen misin düzenleyen!" nidalarıyla dünyanın dört bir tarafından birileri ayağa kalktı ve şiddetle harekâta karşı yalan yanlış bilgilerle dolu açıklamalar yaptılar. Doğrusunu söylemek gerekirse bu kadar büyük ve şiddetli tepki verilmesinin nedenini anlayamadım. Suriye'de ilk defa mı operasyon yapılıyordu? Kendilerine haber verilen ülkelerin bilgisi dahilinde olmasına rağmen özellikle bazı ülkelerin şiddetle itiraz etmeleri karşısında ne diyeceğimi bilemedim. Güvenliğini bahane ederek 10 bin kilometre ötelerden gelip operasyon yapanların burnumuzum dibindeki terör yuvalanmasına izin vereceğimizi düşünmelerine şaşırdım.

Sonra haklı olduğumuzu ne kadar anlatırsak anlatalım dinlemeyeceklerini, dünyada hâkim medyanın ve tüm ülkelere haber servisi yapan ajansların iradesi ne ise onun olacağını, bizim sesimizin o ses kalabalığı arasında kaybolacağını, ne yaparsak yapalım daha önce verdikleri kararı değiştirmeyeceklerini düşündüm. Çünkü onların derdi hakikati öğrenmek değildi. Dertleri hakikati öğrenmek olsa mutlaka öğrenirlerdi. Kaldı ki hakikati bizden daha iyi biliyorlardı.

Bunları düşününce de aklıma La Fontaine'nin Kurt ile Kuzu hikayesi geldi.

Hikâye şöyle:

Kim daha güçlüyse hep odur haklı; inanmayan dinlesin bu masalı.

Kuzunun biri su içiyormuş pırıl pırıl bir dereden.

Aç bir kurt çıkagelmiş yukardan, av peşinde besbelli.

- "Vay", demiş öfkeyle; "sen kim oluyorsun da, suyumu bulandırıyorsun benim? Şimdi anlatırım ben sana.

"- Aman efendim, demiş kuzu; kızmayın da bir bakın nerdeyim. Ben nasıl bulandırırım suyunuzu, akıntı benden yana,

siz yukardasınız, ben yirmi adım aşağıda.

- Onu bunu bilmem, demiş canavar; bulandırıyorsun işte, o kadar.

hem dahası var, hımbıl:

sen bana küfretmişsin geçen yıl.

- "Nasıl olur devletlim", demiş kuzu; "Geçen yıl dünyada yoktum.

Süt kuzusuyum, baksanıza.

"- Sen değilsen kardeşindir, ukala.

- Kardeşim yok ki küfretsin size.

- Seninkilerden biridir öyleyse; işiniz gücünüz beni çekiştirmek, çobanlarınız, köpeklerinizle birleşerek.

Hepsini anlattılar bana.

size artık haddinizi bildirmeli,

deyip kesmiş devletli;

Kaptığı gibi kuzuyu doğru ormana

ve orada görmüş hesabını güzelce.

Hikâyeyi okudunuz. Sizce haksız mıyım? Batı ve işbirlikçileri kafalarına koymuşlar bir kere, bizi yiyecekler.

Ama onların bilmedikleri veya unuttukları bir şey var. Biz kuzu değiliz. Belki pençemiz kısaltıldı, yelelerimiz kesildi ama ruhumuz esaret kabul etmez bir aslan, bir kurt. Ve unutulmamalıdır ki kurtlar serazattır ve asla yalnız avlanmazlar.

Geriye aslan ve kurt olduğumuzu unutmamak kalıyor. Onlar bize unutturmaya çalışacak, biz unutmamaya.

Unutmayın, insanları daha iyi tanımak hayvanları yakından bilmekle mümkündür.





Bu yazıyı, Facebook'ta paylaşayım...

Bu yazıyı, Twitter'da paylaşayım...

Bu yazıyı, LinkedIn'de paylaşayım...

Bölümler

Yazılarım

Yazılarımı okuyabileceğiniz sayfadır.

Kitaplarım

Kitaplarımı görebileceğiniz sayfadır.

Basında

Basındaki haberleri görebileceğiniz sayfadır...

Etkinlikler/Takvim

Tüm etkinlik, toplantı ve konuşmalarımın haberini takip edebileceğiniz sayfadır.

Videolar

Muharrem ayına has âdetler

Muharrem ayı bizim için ne ifade eder?
Muharreme has uygulamalar

Taziye ayı denilir. Taziye nedir?

Maktel nedir ve ne için okunur?

Hadikatü’s-Süeada okunması adeti

Aşure nedir?

Aşure ne zaman pişirilir?

Aşure pişirmek ne demek?

Aşurenin tatlı olarak dağıtılması adeti nedir?

Aşure orucu nedir?

Muharremi anlatan çok ilahiler, nefesler

Muhabbet baldan neden tatlıdır?

Muhabbetin sözlüklerde sevgi, aşk, dostluk ve sohbet anlamları var, muhabbet ile bunlardan hangisi kastedilir?
Peygamberimiz ile ilgili söylenen şu söz bize ne der?
Muhammed’den muhabbet oldu hâsıl
Muhammedsiz nuhabbetten ne hâsıl
Tasavvufta ‘Muhabbet ızhar ister, fedakarlık ister” denir. Muhabbette izhar şart mıdır? Şartsa nasıl izhar edilir?
Aşıklar kara baht(ı) olur
Hakk'ın katında kutl'olur
Muhabbet baldan tatl'olur
Yiyemezsin demedim mi
Baldan tatlı olmasına rağmen muhabbettin yenilememesinin nedeni ne olsa gerektir?
Muhabbetin zirvesi “Rıza” imiş. Rıza muhabbette niçin zirvedir?
Genelde hep birbirine benzetilir. Sohbet ile muhabbet arasındaki fark nedir?
Bu ve bunun gibi daha bir çok sorunun cevabı videoda.

ismailgulec.net