Messi formasını giyen çocuk

- Ya neyim ya. Tabi ki ben Messi’yim. Görmüyor musunuz formamı, nasıl da parıl parıl parlıyor.

- O halde biz şimdi sana diyeceğiz.

- Dünyanın en iyi futbolcusu deyin.

- Dünyanın en iyi futbolcusu, bizim aşağı mahalle ile maçımız var ve bu maç bizim için çok önemli. Mutlaka kazanmamız lazım. Bizimle oynar mısın?

- Oynayamam, formam kirlenir.

- Futbolculuk formanda mı, yoksa sende mi?

- Formam olmazsa ben nasıl yaşarım?

- Vay zavallı futbolcu! Sen değeri kendinde değil, formanda bulmuşsun. Hadi senin yolun açık olsun.

İyi futbolcu olmak için forma lazım değil. Lazım olan şey çalışmak ve yeteneklerimizi geliştirmek. Günümüzde her şey görüntüye bağlı. İnsanlar birbirlerini görünüşleriyle yargılıyorlar. Oysa öyle elbiseler vardır ki içinde adamlar yoktur, öyle adamlar vardır ki üzerinde elbiseler yoktur. Maden içimizde, ne ararsak içimizde. Dışarıdan içeri bir şey fayda etmez. Ne olacaksa içeriden dışarıya olur. Olmak, taşmak da böyledir.

Evet sevgili çocuklar,

Messi forması giyebiliriz ama Messi kadar güzel futbol oynayamayız. Forma giymekle futbolcu olunsaydı, boyacı küpüne düşen tilki tavus olurdu. Yoksa siz o hikayeyi duymadınız mı? O zaman hemen bir Mesnevi bulun ve hikayenin güzelini oradan okuyun.

 

İsmail GÜLEÇ

 

igulec@sakarya.edu.tr





Bu yazıyı, Facebook'ta paylaşayım...

Bu yazıyı, Twitter'da paylaşayım...

Bu yazıyı, LinkedIn'de paylaşayım...

Bölümler

Yazılarım

Yazılarımı okuyabileceğiniz sayfadır.

Kitaplarım

Kitaplarımı görebileceğiniz sayfadır.

Basında

Basındaki haberleri görebileceğiniz sayfadır...

Etkinlikler/Takvim

Tüm etkinlik, toplantı ve konuşmalarımın haberini takip edebileceğiniz sayfadır.

Videolar

Cudi Dağı ve Cizre'yi yakından tanıyalım.

Cudi Dağı ve Cizre'nin Kültür ve Tarihimizdeki Önemi
04:00 "Cudi- Nuh'un Gemisinin İzinde" Romanının Yazılış Serüveni
06:30 "Şeyh ve Kilise" Kitabının Yazılış Serüveni
16:00 Cudi Dağı İle İskender Paşa Camii Arasında Nasıl Bir Bağlantı Vardır?
17:30 Cizreli Şeyh Seyda Hazretleri Kimdir?
20:15 Diyarbakır Ulu Camii ve Cizre Ulu Camii'nin Ortak Yönleri
23:15 Cizre'deki Kırmızı Medrese'nin Önemi Nedir?
32:00 Cizre'deki Şikeft-i Cüz Mağarası'nın Manevi Önemi
34:30 Cizre'deki Cebrail Kapısı'nın Tarihi Önemi
36:30 Sefine Festivali, Kültürel ve Dini Açıdan Ne İfade Eder?
43:00 "Cudi Dağı, Hz. Nuh'un ve Ümmetinin Sığınağıdır"
45:30 Hz. Nuh'un Gemisini Arayan Gencin Hikayesi

Kısas-ı Enbiya

Cevdet Paşa’nın ahir ömründe yazdığı bu kitabın tam adı: Kısas-ı Enbiyâ ve Tevârîh-i Hulefâ. Hz. Âdem’den Hz. Muhammed’e kadar gelip geçen peygamberlerin kıssalarından, İslâm dininin ortaya çıkışı, Hz. Peygamber’in hayatı ve Hulefâ-yi Râşidîn ile Emevî, Abbâsî halifelerinden, diğer Türk-İslâm devletlerinden ve Osmanlı tarihinin 1439 yılına kadar olan ilk devirlerinden bahseder. Bir nevi İslam tarihi de denilebilir.

Tanpınar’ın onun için söylediği şu sözler çok önemli: Cevdet Paşa, Kısas-ı Enbiya'da ve bilhassa da bu kitabın Peygamber'in hayatına ait olan kısmında nesrin kemal noktasına varmıştır. Türkçe'de Mevlid'den başka hiçbir kitap, bu kadar herkesin dilini konuşuyor hissini bırakmamaktadır.

ismailgulec.net